27 Ekim 2011 Perşembe

ÖRGÜ ÇANTA

Hepimizin evinde kullanmadığımız arta kalan yünler vardır.Benim elimde de arta kalmış bu renlerdeki yünleri 5 numara tığ ile kare kare örüp birleştirdim. 













 Çanta sapını tamamen uydurmasyon
olarak yapdım.Kulanmadığım bir penye tişörtümü kalın şeritler halinde kesip katladım.Çanta sapının uzunluğu boyunca iple sardım.Sardığım ipi hem üst tarafından hemde alt tarafından zincirle sabitledim.Uzunluğunu siz istediğiniz boyutta ayarlayabilirsiniz.
Resimde net görünsün diye renkli ip kullandım. Üzerine ben çiçekler örüp monte ettim.Gene isteğe bağlı olarak kelebek,fiyonk yada keçeden figürler yapıp monte edebilirsiniz.



VİŞNELİ ETİMEK TATLISI


Aslında tarifini verdiğim tatlı bir yaz tatlısı ama kış mevsiminde de vişne tadını almak mümkün.Benim çok beğendiğim ve tadanlarında beğendiği bir lezzet.
Benim dondurucumda vişne olmadığı için marketten aldığım vişne suyunu kullanarak yapdım .






VİŞNELİ ETİMEK TATLISI

1 PAKET TUZSUZ ETİMEK

ŞERBET İÇİN
1 SU BARDAĞI ŞEKER
1 SU BARDAĞI SU

VİŞNE SOSU
2 SU BARDAĞI VİŞNE SUYU
1 ÇORBA KAŞIĞI NİŞASTA
1 ÇORBA KAŞIĞI UN
1 PAKET VANİLYA
1 ÇAY KAŞIĞI TARÇIN
2 ÇORBA KAŞIĞI ŞEKER

ÜZERİ İÇİN

KREM ŞANTİ
ANTEP FISTIĞI

  • Ölçüler ortaboy dikdörtgen borcam yada tepsi için yeterli oluyor.Öncelikle etimekleri borcama diziyoruz
  • Şerbeti için 1 su bardağı şekeri kısık ateşde eritiyoruz.Eriyen ve kızaran şekerin üzerine 1 su bardağı suyu ekliyoruz(Katılaşmasından ve çıkardığı sesden korkmayın:))kaynamaya başlayınca eriyor ) Şerbet hafif sıcakken etimeklerin üzerine döküyoruz.
  • Vişne suyunun içine vanilya ve tarçın hariç unu,nişastayı ve şekeri ekleyip muhallebi kıvamına gelene kadar pişiriyoruz.Pişmeye yakın tarçın ve vanilyayı ekliyoruz.
  • Mikserle çırpdığımız  vişneli muhallebiyi etimeklerin üzerine döküyoruz
  • Hazırladığımız krem şantiyi üzerine sürüyoruz.
  • İsteğe bağlı olarak hindistan cevizi,antep fıstığı,ceviz ile servis yapıyoruz.
AFİYET OLSUN

GÜL YAPIMI

Gül yapmak için 50 cm uzunluğunda isteğe bağlı renkte şeritlere ihtiyacımız var.Şeritleri resimde görüldüğü gibi kıvırarak aynı anda da alt tarafından dikerek şeklini veriyoruz.Çok fazla detaylı olarak gösteremedim ama kolay ve basit sadece şeritleri sürekli ters yönde katlayarak yapmamız gerekiyor. Bu gülleri aksesuar olarak kullanabilirsiniz veya bir çanta üzerine uygulayabilir yada saçlarınıza toka ,taç yapabilirsiniz bu tamamen sizin hayalgücünüze kalmış.


24 Ekim 2011 Pazartesi

PİZZA

Pazar sabahı kahvaltısı için evde pizza yapdım.Dışarda yapılan pizzadan pekde farkı olmadı.Sabah kalhvaltısında da pizzamı yenir demeyin sakın kahvaltı saati 12 olunca gayet güzel gidiyor.

HAMURU İÇİN

3 subardağı un
1 paket kabartma tozu
1 tatlı kaşığı şeker
Bir tutam tuz
2 Çorba kaşığı yoğurt
Çok az da sıvı yağ

Hamuru kulak memesi kıvamında yoğurup yarım saat kadar dinlendirdim
Dinlenen hamuru elimle açarak tepsiye yaydım.

ÜZERİNE

2 Çorba kaşığı ketçap
1 çay kaşığı kekik
biraz pul biber ve karabiber
1 kaşık da sıvı yağ
Ayrı bir kapda karışdırıp
Hamurun üzerine fırça ile sürdüm

İSTEĞE BAĞLI OLARAK DA
Domates,yeşil biber,zeytin,sosis,mısır
pişmeye yakın en üstüne de rendelediğim kaşarları koydum.

AFİYET OLSUN

KLASİK MÜZİK




Cumartesi günü sevgili eşimin nöbette olmasını fırsat bilerek bir kaç bayan arkadaşımla '' Çukurova Üniversitesi Müzik Dostları Derneği''nin FRANZ LİSZT anısına düzenlemiş olduğu konsere gittik . Franz Liszt 1811-1886 yılları arasında yaşamış 19.yüzyılın en önemli piyanistlerinden birisi.
Konser Mehmetciklerimize saygı duruşu ile başladı,Daha önce klasik müzik konserine hiç gitmemişdim. geçekden çok güzeldi.

19 Ekim 2011 Çarşamba

KIRMIZI BİBERLİ PİLAV



Kırmızı biberli pilavı ilk kez yapdım.Sahiden tadı damakda kalacak cinsten bir pilav oldu.
Pilav tarifini uzun uzadıya anlatmayacağım sadece farklı olarak tereyağ eridikden sonra kırmızı biberleri biraz kavurup pirinçleri ekledim.Sonrası aynı .
AFİYET OLSUN

TİŞÖRT YENİLEME







Yazdan kalma sıfır kol tişörtlerinizden sıkıldıysanız, birdahaki yaza yeni bir model  yapalım. 






Yaka kısmını flar yada şerit geçecek şekilde kıvırıp dikin.Ben siyah şifon geçirdim.İsteğe bağlı olarak değişdirebilirsiniz.Eğer altına beyaz bir pantolon giyerseniz beyaz şerit geçirebilirsiniz.Yada özel bir yere gideceksiniz varsa inci bir kolye geçirip kullanabilirsiniz hem gündüz hemde gece için şık bir tişört oldu ne dersiniz?


17 Ekim 2011 Pazartesi

HAFTASONU


Geçen hafta evimizin tadilatı nedeniyle canım eşimde bende epeyce yorulduk.Cumartesi balkonumuzda güzel bir kahvaltı ile güne başladık.




Kahvaltımızı yapıp,Kahveler de içildikden sonra akşam çayına gelecek olan arkadaşlarımız için kek yapdım.
Tarçınlı,cevizli,kakaolu,limonlu
Evde ne bulduysam koydum içine.Sıradan bir kek gibi görünsede lezzeti farklılık hissediriyor.


Adana'ya geleli birbuçuk yıl olmasına rağmen henüz keşfedemedik.Aynı gün çıkdığımız keşif turunda bir kaç kitap almak için uğradığımız kitapçıda bu tablolar ilgimizi çekdi.
Tablo 3 boyutlu .Sağdan bakınca farklı soldan bakınca farklı
Tabloya dokunmadan  parmaklarınızı uzattığınız zaman resimle bütünleşiyor.Farklı ve değişik modellerinden 1 kaç tane aldık 
Şimdi bir o kadar da değişik çerçeve arıyorum, kesin kararımı vermedim ama çerçevelerini de ben yapacağım sanırım



Adana Turgut Özal Bulvarı tarafında bir festivale denk geldik,
ULUSLARARASI TÜRK DÜNYASI KUCAKLAŞMA FESTİVALİ
Bir çok takı ve aksesuar standları açılmış,diğer tarafda başka ülkelerden gelen sanatcıların konserleri gibi etkinlikler yer almış. Birkaç detay fotoğrafladım ama sönük bir havası vardı.Çok fazla alakadar olan da yoktu

Onca gezmelerden sonra çok acıkmıştık. Gelip geçerken gördüğümüz adınıda sıkca duyduğumuz ATABEY İSKENDER e gitme fırsatımız hiç olmamıştı.Turgut Özal Bulvarı Polis Kavşağı civarında bulunan restorant cadde üzerinde olmasına rağmen çok da nezih bir ortamı var.Adana Kebabından sıkılanlar için alternatif olabilir tavsiye ederim. 


UFAK DOKUNUŞLAR





Adana' da havalar hala güzel geçsede kışlıklar yavaş yavaş dolapdaki yerlerini almaya başladı.Bu vizon rengi elbiseyide geçen sezon almışdım ama giymek nasip olmadı.Aldığımda çokda farketmemişdim ama bu sene boyum mu uzadı nedir :) (yada enine genişledim elbise topladı) baya kısa durdu üzerimde:Bende bu şekilde biraz olsun elbisenin boyunu uzattım

12 Ekim 2011 Çarşamba

EN GÜZEL HEDİYEDİR KİTAP

Bu kitabı görür görmez hemen aldım.Tam onun için yazılmıştı,Bu kitabı büyük bir hevesle,İstekle ve severek okuyacağını biliyorum.
O KİM Mİ
Benim çok sevdiğim çokda değer verdiğim hatırşinas üst komşum NURAY ABLAM
Kendisi tam bir hayvan sever.Evinde topaç isminde bir kedisi, apartman önünde ise sayısını bilmiyorum.
Hergün hiç üşenmeden,bıkmadan,birgün bile amaan boşver demeden,yazın aç susuz bırakmayan,kışın soğukdan koruyan (tatile giderken bile onları düşünüp kutu kutu sosis bırakan)ilgilenen birisi.
Bir kere her şeyden önce, hayvan sevgisi bilen insan, çevresindeki her şeyi sever. Çünkü hayvanı bile seven insan kendisini sever her şeyden önce. Ve kendisini seven insan komşusuna kötü demez, arkadaşına yüz çevirmez, ihtiyacı olana sırtını dönmez. Çünkü kendisini seven insan kendisini dünyadan ayırmaz, dünyayla bütünleştirir. Bir hayvana elini uzatan bir insanın “öteki” kavramı yoktur. Olsa zaten o hayvanla hayatını paylaşmayacaktır dolayısıyla ayrımcılığı ortadan kaldırmanın yolu bütünleşmede yatar. Hayvanı seven insan kendisiyle ve çevresiyle bütün olan insandır.İşte Nuray Ablamın da özeti budur.

Bu vesile ile de biraz gecikmeli oldu ama 4 EKİM HAYVAN HAKLARI GÜNÜ' nüde kutlamış olayım.Ve lütfen sadece bu günde değil herzaman koruyalım ve sahip çıkalım.

Konu biraz kopmuş gibi görünsede Nuray Ablama aldığım kitap gözleri görmeyen bir kedinin ona bakan kadının hayatına neşe mutluluk getiren ve inanması güç olsada hayatına yeni bir yön vermeyi başaran kedinin hikayesi.
Başda da dediğim gibi bu kitap NURAY ABLAM için yazılmış olmalı,Okurken yaşayacağını ve derinden hissedeceğini görür gibiyim.
Kitabı hediye ettiğimdeki gözlerindeki duygu selini anlatamam;Gerçekden mutlu olduğunu hissettirdi bana,
Hala ‘en güzel hediye’nin kitap olduğuna inanan kaç kişi kaldı?
Peki ne oldu da, bu sözü artık sadece “Ne hediye alsam?” sorusundaki sıkıcılığa nazire olsun diye kullanıyoruz acaba?
Bir kitapçının rafları arasında gezinip, ‘onun’ sevebileceği kitabı aramanın heyecanından niye vazgeçtik? Kitapcılarda dolaşıp, sürpriz gibi karşımıza çıkan bir kitabı kendimize ya da başkasına hediye etmenin sevincinden? Kitap hediye edildiğinde sevinmekten?
Hediye denince akla üç aşağı beş yukarı sevimli peluş hayvanlar, uçuk kaçık tasarımlar, kol düğmeleri, ‘dolma’ ve ‘tükenmez’leriyle kalem kombinasyonları, türlü çeşit markaların ‘tek taş’ları geliyor. Niye?

                               PEKİ SİZ EN SON NE ZAMAN BİRİNE KİTAP HEDİYE ETTİNİZ?

11 Ekim 2011 Salı

SEHPA ÖRTÜSÜ

Bu Örtüyü simli gri ipden ördüm.Hiç biryerden alıntı değil.Tamamen Kendi kafamdan uydurduğum bir desen
Hiçde fena olmadı,Gerçekden şık duruyor.

KURBAĞACIKLARIM

Bu tuzluk ve biberliği ÇORUM dan aldım.Çok şekerler değilmi tek problem bu kurbağaları öpünce prens olmuyorlar:))